Bana tevellüt kaç? diye sormayın ne olur. Şu kadarını söyleyeyim ruhum on sekiz. Bir hafta önce otuz sekiz yıldır bir fiil çalıştığım iş hayatıma noktayı koyduğuma göre artık sorulacak yaşı geçmiş, abla sıfatını bırakıp teyze mertebesine ermişim.
Yaşıma takık değilim. Köşeme çekilip ziyaretime gelen torunlarımı sevip pasif hayata geçeceklerden hiç değilim. Bu satırlarda, kısaca yaptıklarımdan bahsedip kendimle ilgili küçük ip uçları verip, yapacaklarımdan bahsedeceğim.
Üniversiteye kadar gençliğim Tekirdağ’da geçti. Şanslıydım. İnsan ilişkilerinin, arkadaşlığın, komşuculuğun küçük dedikodularla yaşandığı bir mahalle ortamında ananemin ve babaannemin bulunduğu bir evde oldukça mutlu bir çocuk ve genç olarak yaşadım desem; sadece küçük bir pembe yalan söylemiş olurum.
Elektronik mühendisi olmak için geldiğim yıldan beri İstanbul’da yaşıyorum. Seksen bir ihtilaliyle, siyasi konuşmalar sanki o güne kadar hiç yapılmıyormuş gibi olup bitmiş, yerini aşk meşk ilişkilerine bırakmıştı. Zor bir fakülteydi. İTÜ’den mezun olabilmek için deli gibi çalışıyordum. Her başlayan şey gibi dört yıl da sevinci, kalp sızısı, kazanılan dostları, kaybedilen arkadaşların acısıyla geldi, geçti. Sonrası da başka bir koşturmacaydı; iş bul, yetmez, daha iyisi, hadi koca bul, evlen, çocuk ne zaman? Hadi doğur, bir tane olur mu? İkinciyi yap, yapama, vefat etsin, kahrol, unutmak için kendini işe ver, unutturmaz, hadi kendi işini kur, koş, dur, hatta düş, tekrar toparla, yorgunluktan bitap olsan da koş derken ne için ve nereye koştuğunu sorgula. E artık dur. Otuz sekiz yılın özeti dört buçuk satırda bitti. Yaşarken böyle gelmemişti.
Kendim için koşarken kızım için de başka bir tempom vardı. Lise dönemi, kurslar, eğlenmesi için gece kafe beklemeleri, arkadaş toplantıları, izinler, sürtüşmeler, üniversite imtihanı, doğru okulu seç, mezun olması için destekle, sorgulama, çok üstüne varma ama takibi bırakma, okul bitti iş aramasında öncü ol, beğenmedi çünkü z kuşağı, başka iş için yine destek, e yaşı geçiyor evlenmesi için psikolojik destek, evini oturtması için destek, hamile kaldı, ilk çocuk doğdu kırk beş gün ve sonrasında haftada iki gün destek, tam çocuk palazlandı derken ikincisi geliyor yine destek.
Bir de baktım yıllar geçmiş, bana enerji kalmamaya başlamış ve yaşım da ilerlemiş.
Ben de yükleri azaltmaya karar verdim. Önce, eşimle birlikte kurup otuz üç yıldır yürüttüğümüz güvenlik sistemleri üreten şirketimizdeki çeşitli görevlerimi sonlandırdım. Biri bana bunu iki yıl önce söylese kötü rüya görmüşsün, mabadın açıkta kalmış derdim. O dönemde öykü, roman yazma işleri bu kadar kanıma girmemiş ve Yeşim Cimcoz Hocamla tanışmamıştım. Sonra, daha çok edebi eser okumaya ve yazma konusunda eğitimler almaya karar verdim ve Sanal yazı evine kaydoldum. Daha önce, iş hayatımın bir döneminde, kocamla birlikte bir şirketi yürütmenin ne kadar zor olduğunu iyice fark ettiğimde, bir yıl MSA’da pastacılık kursuna gitmiştim. Gayet de yetenekliydim. Kendi dükkanımı açacak, başarılarımın tadına tek başıma bakacaktım. Lakin her şey uzaktan göründüğü, hayal edildiği gibi olmuyor. Bu konudaki eğitimi tamamlayıp bir iki pastanede staj da yapınca bu işin çok da kolay olmadığını anladım, tekrar kürkçü dükkanına, kendi işimize geri döndüm.
Şirket, ev, kızımın evi, annemin evi arasında koştururken, geceleri açılan değerli hocalarımın verdiği kıymetli derslerle yazmayı, yazdıklarımı öyküleştirmeyi öğrenmeye ve bir cesaret yayımlatmaya başladım. Yeşim Hocamın güzel bir sözü var ‘Anlatacak çok şeyi olanlar tutkuyla yazarlar.’ Benim için tam da böyle oldu.
Artık öykülerimi Instagram sayfamdan duyuruyordum ama bu bana yetmiyordu. Bütün öykülerimi, başka konular hakkında yazacaklarımı, yazmaya uğraştığım romanlarımı paylaşmak, rahat okunmasını sağlamak için bu sayfayı oluşturmak istedim. Biraz amatör olduğunun farkındayım ama kabul edersiniz ki henüz işin başındayım.
Sizlerden ricam; sayfadakileri okuduktan sonra olumlu ya da hoşunuza gitmeyen, duygusu size geçmemiş satırları öyküleri, fikirleri yorumlarsanız yazılarımın gelişmesine çok katkı sunmuş olursunuz.
Şimdiden gönülden teşekkür ederim.
Instagram sayfam: sebedannotlar
Epostam: sebnem.oral@bilgielektronik.com.tr